Cennete gittim. Mersin’deki Cennet ve Cehennem obruklarına ziyarete gidenler bilir bazı ziyaretçiler aşağı inmek istemez sadece cehennemi seyretmekle yetinir.
Biz inerken bir bey durmadan “Yaaa cennete gelmek öyle kolay değilmiş.” diyordu yakınlarına. Hatta o kadar tekrar etti ki aynı lafı bize mizah malzemesi oldu gün boyu.
Lakin haklı, cennete gitmek kolay değil. Ekmeden dermeye teşne olan bol. Kaderin çabaya aşık olduğuna dair iddialı aforizmalar sosyal medya profillerimizde pek afili dursa da hakikatimiz başka mı acaba? Kendimizi kandırmanın huzursuzluğu obez kişisel gelişim sloganlarına galip geliyor günün sonunda.
❓Bizi tutan ne?
❓Neden bildiğimiz cehennemi bilmediğimiz cennete tercih ediyoruz?
❓Yoruluruz diye mi korkuyoruz?
❓Varamayız diye mi endişeliyiz?
Taptuk Emre: “Yola çıkıp varmayan, yoldan çıkıp varan olmaz” diyorsa bir bildiği olamaz mı?
Ben şimdilerde ikinci kitabı yazma yolundayım. Yoldan çıksam da kendimi şefkatle elimden tutup cennet yoluna yeniden atıyorum. Birileri okur, şifa bulur, birilerine yol olur ve benim cennetim de orası olur diye hevesime heves katıyorum. Ne diyor şu günlerde bir şarkıda “Zaman öyle de geçiyor. Hayat böyle de bitiyor. Ama umudum cennetten.” Vallahi benim de öyle😊
❓Siz hangi yoldasınız?
❓Ya da bir türlü revan olamadığımız yol ne?
Yola çıkmanız, yolda kalmanız ve kendi cennetinize ulaşmanız temennisiyle.🍀🙏
Hülya Mutlu