Günümüzde ortaya çıkan en önemli 14 teknoloji trendini belirlemek ve yorumlamak için McKinsey Teknoloji Konseyi, iki temel gruptaki (dijital ve bilgisayar teknolojilerini kapsayan Silikon Çağı ve fiziksel teknolojileri kapsayan Yarının Mühendisliği) eğilimlerin ayrıntılı bir değerlendirmesini ortaya koydu. Ben de bu çalışmadaki teknolojileri ve kısa açıklamalarını sizlerle paylaşmak istedim.
Silikon Çağı
-
Gelişmiş Bağlantı
En yeni bağlantı protokolleri ve teknolojileri, ağları daha fazla veri çıkışı, daha yüksek spektrum verimliliği, daha geniş coğrafi kapsama alanı, daha az gecikme süresi ve daha düşük güç talepleri ile güçlendiriyor. Bu iyileştirmeler, mobilite, sağlık ve üretim gibi sektörlerde kullanıcı deneyimlerini iyileştirmekte ve üretkenliği artırmaktadır.
Gelişmiş bağlantı, tüm endüstriler için kritik bir teknoloji haline gelse de özellikle telekomünikasyon, havacılık ve savunma alanlarında yüksek öneme sahiptir.
-
Uygulamalı Yapay Zeka
Makine öğrenimi, bilgisayarla görme ve doğal dil işleme gibi yapay zeka yetenekleriyle, tüm sektörlerdeki şirketler, etkinlikleri otomatikleştirmek, yetenekler eklemek, artırmak ve daha iyi kararlar almak için verileri kullanabiliyor ve içgörüler elde edebiliyor.
McKinsey Küresel Anketinde, katılımcıların yüzde 56’sı, kuruluşlarının yapay zekayı benimsediğini söylüyor. 2021 araştırması ayrıca yapay zekayı benimsemenin finansal faydaları olabileceğini gösteriyor. Ankete katılanların yüzde 27’si şirketlerinin FAVÖK’ünün (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kar) yüzde 5’ini veya daha fazlasını yapay zekaya bağlıyor.
-
Bulut ve Kenar Bilişim
Muazzam bilgi işlem ve depolama yetenekleri sağlayan “hiper ölçekli” veri merkezlerinden oluşturulan ve hızlı, yüksek kapasiteli ağlarla birbirine bağlanan bulut platformları, daha da genişleyen ve zenginleşen bir dizi hizmete olanak tanıyor.
Bulut bilişim, McKinsey tahminlerine göre, yalnızca Fortune 500 şirketlerinde FAVÖK’te 1 trilyon dolardan fazla iyileştirme sağlayabilir. Bu, yapay zekanın yenilikçi uygulamaları için daha kısa değer elde etme süresi, BT sunumunda artan verimlilik ve hız, risk azaltma ve belirsiz talep karşısında iş yüklerinin aşırı ölçeklenebilirliği gibi avantajlarla sağlanır.
-
Sürükleyici Gerçeklik Teknolojileri
Sürükleyici gerçeklik teknolojileri, fiziksel alanı yorumlamak, verilerin, nesnelerin ve insanların gerçek dünya ayarlarına eklenmesini simüle etmek ve artırılmış gerçeklik (AR), sanal gerçeklik (VR) ve karma gerçeklik (MR) tarafından sağlanan çeşitli daldırma seviyeleri ile sanal dünyalarda etkileşimler sağlamak için uzamsal hesaplamayı kullanır.
-
Makine Öğrenimini Endüstrileştirme
Makine öğrenimini endüstrileştirme, makine öğrenimini otomatikleştirmek için birlikte çalışabilir bir teknik araç yığını oluşturmayı ve kuruluşların tam potansiyelini gerçekleştirebilmeleri için kullanımını ölçeklendirmeyi içerir. Makine öğrenimi araçları, şirketlerin pilot projelerden uygulanabilir iş ürünlerine geçişine, üretim sırasında modelleme hatalarını çözmesine ve ekiplerin kapasite ve üretkenliği üzerindeki sınırların üstesinden gelmesine yardımcı olabilir.
Çalışmalar, makine öğrenimini başarılı bir şekilde endüstrileştiren kuruluşların, makine öğrenimi uygulamaları için üretim zaman çerçevesini (kavram kanıtlamadan ürüne kadar) yüzde 90 kısaltabileceğini ve geliştirme kaynaklarını yüzde 40’a kadar azaltabileceğini gösteriyor.
-
Yeni Nesil Yazılım Geliştirme
Yeni nesil teknolojiler, planlama ve testten dağıtım ve bakıma kadar yazılım geliştirme yaşam döngüsünün her aşamasında mühendislerin yeteneklerini dönüştürüyor ve giderek daha fazla teknik olmayan çalışanın uygulama oluşturmasını sağlıyor. AI çift programcıları, düşük kodlu ve kodsuz platformları ve otomatik testleri içeren bu teknolojiler, karmaşık görevleri basitleştirmeye ve diğerlerini tek komutlara indirgemeye yardımcı oluyor.
-
Kuantum Teknolojileri
Kuantum teknolojileri, belirli türdeki karmaşık hesaplamaları klasik bilgisayarlardan çok daha hızlı gerçekleştirmek için kuantum mekaniğinin benzersiz özelliklerinden yararlanmayı, ağları daha güvenli hale getirerek dönüştürmeyi ve sensörlerin duyarlılığında önemli iyileştirmeler sağlamayı vaat ediyor. Prensipte, kuantum teknolojileri simülasyonlar üretebilir, havacılık, savunma, kimya, bilgi teknolojisi ve ilaç gibi sektörlerde büyük ilerlemelere yol açacak sorunları çözebilir.
-
Güven Mimarisi ve Dijital Kimlik
Dijital güven teknolojileri, kuruluşların teknoloji ve veri risklerini yönetmesine, yeniliği hızlandırmasına ve varlıkları korumasına olanak tanır. Dahası, verilere ve teknoloji yönetimine güven oluşturmak, kurumsal performansı ve müşteri ilişkilerini iyileştirebilir.
-
Web3
Web3, otoriteyi merkezi olmayan ve kullanıcılara yeniden dağıtan, kişisel verilerinin nasıl paraya çevrildiği üzerinde daha fazla kontrol sağlayan ve dijital varlıkların daha güçlü sahipliğini sağlayan gelecekteki internet modelini ifade ediyor.
Yarının Mühendisliği
-
Biyomühendisliğin Geleceği
Biyolojideki atılımlar, dijital teknolojideki yeniliklerle birleştiğinde, kuruluşların yeni ürün ve hizmetler yaratarak sağlık, gıda ve tarım, tüketici ürünleri, sürdürülebilirlik ve enerji ve malzeme üretimi gibi çeşitli alanlardaki taleplere yanıt vermesine yardımcı olabilir. McKinsey araştırması, biyomühendislik için neredeyse tamamı bilimsel olarak mümkün olan yaklaşık 400 kullanım örneğinin 2030’dan 2040’a kadar yılda 2 trilyon ila 4 trilyon dolar arasında bir ekonomik etkiye sahip olabileceğini öne sürüyor.
-
Temiz Enerjinin Geleceği
Sıfır emisyona yönelen enerji çözümleri, üretim veya üretimden depolama ve dağıtıma kadar tüm değer zincirini kapsar. Giderek daha önemli hale gelen bu çözümler arasında güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir kaynaklar, hidrojen gibi sürdürülebilir yakıtlar, uzun süreli pil sistemleri ve akıllı şebekeler yer alıyor. McKinsey, enerji arzı ve üretimine yönelik yıllık yatırımların 2035 yılına kadar ikiye katlanarak yaklaşık 1,5 trilyon dolara ulaşabileceğini ve giderek daha fazla fosil olmayan ve karbonsuzlaştırma teknolojilerine yönelebileceğini tahmin ediyor.
-
Mobilitenin Geleceği
Otomobillerin seri üretiminin başlamasından bir asırdan fazla süre sonra, mobilite ikinci bir büyük dönüm noktasına geldi: otonom, bağlantılı, elektrikli ve akıllı teknolojilerine geçiş. Bu değişim, insanların ve malların kara ve hava taşımacılığının verimliliğini ve sürdürülebilirliğini artırırken piyasaları alt üst etmeyi vaat ediyor.
-
Uzay Teknolojilerinin Geleceği
Son beş ila on yıl içinde uzay teknolojilerindeki en önemli gelişmeler, maliyetleri düşürerek yeni yetenekleri ve uygulamaları daha erişilebilir hale getiriyor. Düşen bileşen maliyetleri, uyduların ve fırlatma araçlarının boyut, ağırlık, güç ve maliyetindeki azalmalardan güçlü bir şekilde etkilenmektedir.
Uzay teknolojilerinin ve uzaktan algılama analitiğinin kullanımı günümüzde oldukça önemlidir ve analizler, uzay pazarının 1 trilyon doları aşabileceğini göstermektedir. Geleceğin uzay ekonomisi, yörünge içi üretim, enerji üretimi ve uzay madenciliği gibi bugün uzayda büyük ölçekte takip edilmeyen faaliyetleri ve ayrıca ölçeklenebilir insan uzay uçuşlarını kapsayabilir.
-
Sürdürülebilir Tüketimin Geleceği
Sürdürülebilir tüketim, düşük karbon teknolojileri ve sürdürülebilir malzemeler kullanılarak minimum çevresel etki ile üretilen mal ve hizmetlerin kullanımına odaklanır. Makro düzeyde, sürdürülebilir tüketim, iklim değişikliği de dahil olmak üzere çevresel riskleri azaltmak için kritik öneme sahiptir. Şirketler için sürdürülebilir mal ve hizmetlerin üretimi, ortaya çıkan düzenlemelere uyumu destekleyebilir, büyüme fırsatları yaratabilir ve yetenekleri çekmeye yardımcı olabilir.
