“Yönetici yetki gücünü kullanır, eğitici ise etkileme gücünü.”
Hülya Mutlu Hocamızın organize ettiği, Prof. Dr. İsmet Barutçugil’in bizlere ilham ve ışık olduğu, çok kıymetli bilgilerinden ziyadesiyle istifade edeceğimiz bazı notları paylaşmak istedik.
-
Yetişkin nasıl öğrenir?
Yetişkin mecburiyetten değil, meraktan öğrenir. Öğrencilik durumu ile yetişkin eğitimi birbirine karıştırılmamalıdır. Öğrencinin varoluş amacı verilenleri almaktadır. Fakat yetişkin zaten öğrencilik dönemlerinde aldıklarının dışında, isterse, kendini geliştirebileceğini düşündüklerini öğrenmek ister. Bunun da keyif alacağı, aktif olarak katılacağı, heves ettiği ve merak duyduğu bir konu olması gerekmektedir. Bu yüzden eğitici kendini bir öğretmen olarak görmemelidir. Yetişkinler için teknik ve teorik açıklamalar yerine elle tutulur, gözle görülür, örnekler vermelidir.
“Yetişkinlerin karşısında olan kişi öğretmen değil, bir mentor, eğitici ya da koçtur.”
-
Eğitici nasıl olmalıdır?
◊ Konuya hakim, sahne becerisine sahip olmalıdır ve en önemlisi bu işi sevmelidir.
◊ Eğitmen ortamı ve ilgiyi her zaman aktif tutmalıdır. Canlandırıcı-uyarıcı sorular, anektodlar kullanmalıdır.
◊ Özgün sunumlar yapabilmek adına eğitmen, ilgiyi ilk üç dakikada yakalamalı ve içerik konusunda başka kaynaklardan kopyalama yapmamalıdır.
◊ İkna edici ve rol model olmalıdır
◊ Rehber olmalıdır
“Eğitim alan kişilere almış oldukları derslerde “eğitim kendine yatırımdır” şiarını benimsetmek, her alanda edineceği tecrübe olarak görmesini sağlama gerekliliğini işlemektir.”
-
Katılımcının dikkatinin dağılmaması, veriminin yüksek olması için neler yapılabilir?
◊ Eğitimci oraya ders anlatmaya gitmediği bilincinde olmalıdır.
◊ Sunumları belirli bir süre ile kısıtlamalıdır ve sunumlar etkileşimli olmalıdır.
◊ Sorular, örnekler, yorumlar ile aktif olmalıdır.
◊ Eğitici katılımcıları cesaretlendirmelidir.
◊ Eğitim sırsında kişisel örnekler verilebilir.
“Lider talimat vermez, yön verir. “
-
Hocamız şirketler için eğitimin önemine şu noktalarla vurguda bulundu:
Pek çok şirket eğitimi bir masraf kalemi olarak görüp kriz anında ilk olarak eğitim faaliyetlerini gözden çıkartıyor. Oysaki eğitim bir maliyet değil bir yatırımdır. Hatta getirisi en büyük olan yatırım eğitimdir. Gelişim için tek başına eğitim yeterli değildir. Koçluk, mentorluk, iş geliştirme gibi süreçlere de önem verilmelidir.
-
Bu yola yeni baş koymuş genç eğiticilere tavsiyeler:
◊ İddialı konulara girmek yerine daha rahat olacakları konularda, daha genç çalışanlara eğitimler verebilirler.
◊ Psikolojik dayanıklıklarının yüksek olması gerekir.
Son olarak İsmet hocamız programın sonunda çok önemli bir mesaj verdi bizlere:
“Ülkemizin üç büyük sorunu var: eğitim, yönetim ve üretim. Bu sorunlar çözülürse çok şey iyi yönde değişir. Bu üçü birbiriyle bağlantılıdır ancak en önemlisi eğitimdir.”
Hülya hocamız ve İsmet hocamıza bu yayından ötürü teşekkür ediyoruz.
Yazanlar: Esra Kapusuz, Ali Emrah Koyuncu, Hilal Özdemir
Yayını izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=fK52UZcPwiQ
Podcast için: https://open.spotify.com/episode/4caRvhZT2WabeGbOw8JTTm